FETÖ’den açığa alınan Eğitim-Bir-Sen’li müdür

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın inlerine gireceğiz dediği FETÖ/PDY Terör örgütünün kalkıştığı15 Temmuz darbe girişiminde 247 şehit verdik, 2 bin 194 gazi.

Darbe girişiminin bastırılmasının ardından ilan edilen OHAL kapsamında görevden uzaklaştırılan, ihraç edilen,gözaltına alınan, yargılanan, tutuklanan kamu görevlisi sayısı yüz bini geçti.

Fethullah Gülen örgütüne ve okullarına finans destek sağladığı iddia edilen şirketler, bankalar, sendikalar, dernekler, kurum ve kuruluşlar kapatıldı, mal varlıklarına el kondu.

Kapatılan derneklere ve sendikalara üye olanlardan görevi başında kalması sakıncalı görülenler açığa alındı.

Aralarında meslekten ihraç edilenler ile Bylock kullananlar dahil gözaltına alınanların büyük bölümü tutuklandı.

FETÖ örgütü ile yakınlığı ve ilişkisi olduğu belirlenenler arasında öğretmenler ilk sırada yer aldı.

O günlerde siyasiler, sivil toplum örgütleri, sendikalar yaptıkları açıklamalar ile görevden uzaklaştırılan, ihraç edilen, gözaltına alınan VE tutuklananların mağdur edildiğini, derhal göreve döndürülmelerini istedi.

Cevap, “Kimse bize mağdur edebiyatı yapmasın. Eğer benim yakın arkadaşlarımın içerisinde de varsa onlara da sesleniyorum. Sakın bize mağdur edebiyatı yapmayın. Mağduriyete uğramış olanların hakkını gözetmek elbette vazifemiz. Ama özellikle 17-25 Aralık’a, 15 Temmuz’a rağmen FETÖ’nün içinde yer almayı sürdüren hiç kimse ne mağdurdur ne masumdur. Bu kişilerin en yakınlarımız da olsa haklarında gereken işlemi yaptırmak mecburiyetindeyiz”diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan geldi.

AK Parti’nin arka bahçesi olduğu iddia edilen Eğitim Bir Sen Kocaeli Şube Başkanlığı da darbe girişimini “15 Temmuz darbe ve işgal girişimi öncesi ve sonrasında doğrudan millet varlığını hedef alan hain darbe girişiminde ve terör olaylarını destekleyen oluşumların içinde kimi öğretmenlerin de isminin karışmış olması, eğitim camiası adına büyük bir talihsizliktir” diyerek eleştirdi.

Aynı sendika yöneticileri aralarında Kandıra ilçe şube temsilcisinin de bulunduğu üyelerinin görevden uzaklaştırması, ihraç edilmesi, gözaltına alınması sonrası ağız değiştirerek

“15 Temmuz darbe girişimi sonrasındaki FETÖ/PDY mensuplarının kamu görevinden uzaklaştırılması sürecinde başlatılan açığa alma işlemleri sürüncemeye dönüşmüştür” demeye başladı.

Vali Hasan Basri Güzeloğlu’nu göreve çağırarak, açığa alınan tüm üyelerinin göreve iade edilerek mağduriyetlerinin giderilmesini istedi.

SENDİKA KHK’YE UYMUYOR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “mağdur edebiyatı istemiyorum” diyerek terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilenlerin gözünün yaşına bakılmayacağını defalarca tekrarladı.

Vali Hasan Basri Güzeloğlu ve milli eğitim müdürü Fehmi Rasim Çelik, 15 Temmuz mağdurları yaratmamak için KHK doğrultusunda yaptıkları titiz çalışma sonucu Kocaeli Türkiye’de süreci en iyi yöneten il ilan edildi.

Ama gelin görün ki, Eğitim Bir Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık, Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine ve “Kimse bize mağdur edebiyatı yapmasın.

Özellikle 17-25 Aralık’a, 15 Temmuz’a rağmen FETÖ’nün içinde yer almayı sürdüren hiç kimse ne mağdurdur ne masumdur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a inat ve ısrarla adeta KHK ve Vali tasarruflarına uymuyor.

Kapatılan NEMA Eğitimciler Derneği üyesi Kandıra Özbey Ortaokul müdürü ve Kandıra Eğitim Bir Sen ilçe temsilcisi Tayfun Eski’yi katıldığı toplantılara, gittiği okullara götürdüğü gibi.

Kanun Hükmünde Kararnamede, FETÖ/PDY terör örgütlerine üyeliği veya iltisakı ya da bunlarla irtibatı nedeniyle haklarında idari işlem tesis edilenlerin

işlemi yapan kurum ve kuruluşlara giremeyeceklerini yazmasına rağmen Eğitim Bir Sen Kandıra ilçe temsilcisi Tayfun Eski, geçtiğimiz günlerde Kandıra İlçe milli eğitim müdürünün makamında imzalanan öğretmenlere promosyon protokol imza törenine katılıyor.

Kocaeli Valiliği Kaymakamlardan ve ilçe milli eğitim müdürlerinden KHK hükümlerine ve valilik yazılarına aynen uyulmasını, uygulanmasını istemesine açığa alınan Tayfun Eski, ilçe milli eğitim müdürlüğünde müdür İhsan Özkan ve Eğitim Bir Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık ile boy boy fotoğraf çektiriyor.

ESB Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık ve açığa alınan Kandıra Şube Başkanı Tayfun Eski sonucunu bile bile KHK ile Kocaeli Valiliği emirlerine uymayabilirler.

“Güzel çalışmalar yapan, başarılı müdürlerimizin yanında olduğumuz gibi yanlışa ve başarısızlığa sebep olanların karşısında olmaya devam edeceğiz” sözünü de unutmuş olabilir.

Ama görevi KHK ile Kocaeli Valiliği, Kandıra Kaymakamlığı emirlerini

uygulamak olan Kandıra ilçe milli eğitim müdürü İhsan Özkan’a ne demeli?

Belki de İhsan hoca ilçe milli eğitim müdürlüğü koltuğunda oturmasını sağlayan il şube başkanı Şahin Yaşlık’ın kendisini olası soruşturmada koruyacağını düşünmüştür.

İlçe milli eğitim müdürlüğü koltuğunda oturan bir kişi, kimden yana taraf olacağını, kimin emir ve isteklerini yerine getireceğini, KHK’nin açığa alınanların kurumlara giremeyeceği hükmünü bilmiyor olamaz.

OHAL ile yönetilen bir dönemde açığa alınan bir okul müdürünün okuluna gitmesinin suç olduğunu, Özbey Ortaokul internet sitesinde Tayfun Eski’nin müdür olarak fotoğrafının bulunmasının sakıncasını bilmediğini, söyleyemez.

Kandıra’nın Sesi Gazetesi, Ziraat Bankası ile Kandıra milli eğitimde görevli 644 personele verilecek 1.285 TL promosyon haberini yaptı da bilgi sahibi olduk.

Eğitim Bir Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık ile Kandıra ilçe milli eğitim müdürü İhsan Özkan’ın imza töreninde hazır bulunan şube müdürü Mustafa Yıldırım, Kocaeli OHAL Valiliğince açığa alınan Tayfun Eski’nin de bulunduğu fotoğraf karesini yayınladılar da öğrendik.

EĞİTİM BİR SEN İLK SIRADA

Konu, FETÖ/PDY terör örgütlerine üyeliği veya iltisakı ya da bunlarla irtibatı nedeniyle haklarında idari işlem tesis edilenler, açığa alınan eğitimciler olunca Eğitim Bir Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık’a sormak lazım;

Kocaeli’de açığa alınan öğretmenlerden kaçı Eğitim Bir Sen üyesi kaçı diğer sendika üyesi?

Eğitim Bir Sen Kandıra ilçe temsilcisi Tayfun Eski açığa alındığına, mağdurlar göreve iade edilirken Tayfun hoca göreve döndürülmezken nasıl oluyor da sendika temsilciliği devam ediyor?

KHK hükümleri, Kocaeli Valiliği genelgeleri ortada iken açığa alınan bir kişinin kurumuna giriş çıkışı yasal mı?

Şahin hoca bu sorulara cevap veremez, ben söyleyeyim.

Açığa alınan bir kişinin göreve iade edilene kadar okuluna giriş çıkışı yasak.

İlginç bir olayı da paylaşmak istiyorum. Körfez’de açığa alınan bir öğretmenin bırakın okuluna girmesi, veli olarak çocuğunun okula girmesi bile engellendi.

Eğitim Bir Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık ve Kandıra ilçe milli eğitim müdürü İhsan Özkan, FETÖ/PDY terör örgütlerine üyeliği veya iltisakı ya da bunlarla irtibatı nedeni ve NEMA Eğitimciler Derneği üyesi olduğu için hakkında idari işlem tesis edilerek açığa alınan Tayfun Eski’nin sendika ilçe temsilciğini sürdürmesine izin vererek suç işliyorlar.

Açığa alınan öğretmenlerden 550 kadarı kapatılan Aktif Eğitimciler Sendikası,

250 kadarı Eğitim Bir Sen, kalan 200 kadarı da diğer eğitim sendikalarına üye

Bir başka deyişle, FETÖ/PDY terör örgütlerine üyeliği veya iltisakı ya da bunlarla irtibatı nedeni ile açığa alınan eğitimcilerin sayılarına baktığımızda ilk sırada Eğitim Bir Sen’i görüyoruz.

Hangi sendikadan olursa olsun, açığa alınan tüm öğretmenler iddiaların gerçeği yansıtmadığını belgeleyerek göreve iade edilmelerini ve mağduriyetlerinin giderilmesini can-ı gönülden istiyorum.

Bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Gelsinler bildiklerinizi anlatsınlar, pişmanlık duyduklarını ifade etsinler, hukuk onlara bir kolaylık sağlar” dediği gibi bildiklerini anlatsınlar.

KIZ ÇOCUKLARININ YANARAKÖLÜMÜNÜ DE UNUTACAĞIZ

Adana-Aladağ köylerinde yaşayan yoksul ailelerin 7-14 yaşları arasındaki kız çocuklarının kaldığı yurt önceki gün yandı.

Köylerinde okul olmadığı için ilçede cemaate ait olduğu söylenen yurtta kalan kız çocuklar önceki gün birbirlerine sarılarak can verdi.

İki gündür siyasiler, sivil toplum örgüt yöneticileri, yorumcular kız öğrencilerin neden yandığını sorgulamak yerine yurdun cemaate ait olmasını tartışıyorlar.

Yangının, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tekke ve zaviyeleri kapattığı günün yıldönümünde çıkmasının tesadüf olmadığını söylüyorlar.

Elbette cemaati de yurdu da iktidarı da eleştireceğiz.

Ama ilk günden cemaat üzerinden siyaset yapmak yerine keşke yanan canların yakınlarının acılarını paylaşabilseydik.

Aşık olmayan, gelinlik giyemeyen, anne olamayan çocuk yaşta yanarak can vermek zorunda bırakılan küçük kızlarla ilgili bakanlar, “Suçlu olanlar cezasını sonuna kadar çekecek” demek yerine önceki yıllarda ölen çocuklarla ilgili suçlulara hangi cezaların verildiğini söyleyebilseydi.

Acılı ana-babalara, yanan yüreklere “Çocuklarımız yanarak öldü ama devletimiz suçluları buldu cezasını verdi” diyerek yüreklerine küçük de olsa su serpebilseydi.

Adana- Aladağ’da göz göre göre yanmalarına seyirci kalınan, çocukluklarını yaşayamadan ölümle tanışan 12 kız çocuğunun acısını da unutacağız.

Bizler unutacağız da şans eseri ölümden kurtulan 22 kız çocuğu, birbirlerine sarılıp yanarak ölen arkadaşlarının, kardeşlerinin çığlıklarını nasıl unutacak, travmayı nasıl üzerlerinden atacak?

Hiç kimse kursa bakmasın. Adana- Aladağ’da yanarak ölen 12 kız çocuğunu,

2008 Ağustos ayında, Konya Taşkent ilçesine bağlı Balcılar beldesinde, üç katlı Kur’an kursu öğrenci yurdunun çökmesi sonucu ölen 18, yaralanan 30 kız çocuğunu unuttuğumuz gibi unutacağız.

Adana- Aladağ’da yanarak ölen 12 kız çocuğunu, geçen sene Aralık ayında, Diyarbakır Kulp ilçesine bağlı Karaağaç köyündeki 2 katlı Kur’an kursu binasında elektrik sobasının devrilmesi sonucu çıkan yangında 6 öğrencinin feci biçimde öldüğünü unuttuğumuz gibi unutacağız.

Tarih 29 Kasım 2016, Adana- Alada Kız öğrenci yurdunda 12 kız çocuğu yanarak öldü.

Tarih Aralık 2015, Diyarbakır Kulp ilçesine bağlı Karaağaç köyünde 2 katlı Kur’an kursunda çıkan yangında 6 kız çocuğu yanarak öldü.

Tarih Ağustos 2008, Konya Taşkent ilçesine bağlı Balcılar beldesi Kur’an kursu öğrenci yurdunun çökmesi sonucu 18 kız çocuğu öldü.