Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisini kurduğu 14 Ağustos 2001 ve sonrası düzenlenen seçim mitinglerinde seçmene seslenirken “Beraber yürüdük biz bu yollarda. Beraber ıslandık yağan yağmurda” diyordu.
16 Nisan Anayasa değişikliği ile 998 gün aradan sonra Cumhurbaşkanı olarak AK Parti Genel Başkanlık koltuğuna oturunca, “AK Parti değerlerinden uzaklaşmış olan herkes bizim gözümüzde yorulmuştur, yolunu kaybetmiştir, defolu hale gelmiştir. Bize ülkemizin, milletimizin, şehrinin geleceği için donanımı, projesi, heyecanı, enerjisi olan yol arkadaşları lazım”demeye başladı.
Ve sonrasında kulaklarına “istifa etmezsen görevden alınacaksın” fısıldanan il ve başkanları peş peşe ya “aday olmayacağım” açıklaması yaptı ya da istifa etti.
Kocaeli’de İzmit, Kartepe, Çayırova, Gebze, Körfez, Kandıra ilçe başkanları istifa etmediler ama ilçe başkanlığı seçimlerinde aday olmayacaklarını açıkladı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın “AK Parti’de metal yorgunluğu oldu” açıklamasının ardından kamuoyunda değişimin geniş kapsamlı olması eleştirildi.
Oysaki önceki ilçe başkanlığı seçimi öncesi Çayırova, Gebze, Derince, Karamürsel, Gölşcük, Başiskele, Kandıra olmak üzere 7 ilçe başkanı değişmişti ama kamuoyunda hiç bugünkü kadar tartışılmamış, eleştirilmemişti.
Belli ki, Anayasa değişikliği sonrası 2019’da yapılacak yerel, milletvekili ve
Erdoğan’ın ikinci kez partisinin başına geçmesi ile birlikte değişiklik ilçe başkanları i,le sınırlı kalmayacak.
Önümüzdeki süreçte il başkanlarının büyük bölümü koltuklarını adı siyaset-ticaret ilişkisi olmayan, kamuya iş yapmayan, fatura kesmeyen, hakkında bu tür iddialar olmayan ve dosyalar hazırlanmayan isimlere bırakacak.
Belediye başkanları ve milletvekilleri aday listeleri 2019 seçim öncesi yenilenirken mevcutların performanslarının yanı sıra teşkilatın istekleri dikkate alınarak düzenlenecek, son kararı genel merkez verecek.
ALİ KORKMAZ’A GÖREV
İlçe kongreleri öncesi aday olmamaları kulaklarına fısıldanan Kocaeli’deki 6 ilçe başkanından en çok gündeme gelen ve konuşulan İzmit ilçe başkanı Ali Korkmaz oldu.
7 yıldır İzmit ilçe başkanlığı yapan, beyefendiliği ile tanınan, AK Parti’nin oyunu artması için özverili çalışmalar yapan ve başarılı olan Ali Korkmaz’a haksızlık yapıldığını söyleyenler çok.
“Ali Korkmaz bir dönem daha devam etmeliydi” diyenlerin sayısı ise oldukça fazla.
Ali Korkmaz ile ilgili eleştirileri AK Parti genel merkez ve yerel teşkilat yöneticileri de görmüş olmalı ki konuştuğum isimler “Ali Korkmaz başarılı bir ilçe başkanımızdır. Değişim, metal yorgunluğu yaşamasından değil daha farklı görevlerde değerlendirmek istememizdendir” dedi.
Ve Ali Korkmaz’ın yapılacak il kongresinde il yönetimine alınacağını söyledi, il
Performansının takdir edilerek başarısız gösterilmemesine ve önümüzdeki süreçte farklı görevlerde değerlendirilecek olmasına Ali Korkma adına sevindim.
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI
VE VALİ AKSOY’UN İLK TÖRENİ
İnsanların yaşamında olduğu gibi ulusların tarihinde de önemli kilometre taşları vardır.
22 Ağustos 1922’de başlayan, 30 Ağustos 1922’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün orduların başına geçerek taarruz emrini verdiği “Başkomutanlık Meydan Muharebesi” gibi.
Ellerinde tablet, kulaklarında mobil internet kablosu ile tarihimizden, kültürümüzden çok yabancılaşan kültürlerin bağımlısı olan gençlerimiz o günleri bilmez.
Aramızda dolaşan sevgiden, saygıdan, sorumluluktan yoksun bu tipler Gazi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlattığı, 9 Eylül 1922’de “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri” komutu ile Yunan ordularını İzmir’de denize döktüğünün önemini anlamaz.
18 Mart 1915’te Çanakkale’de 57. Alaya, “Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır. Bu satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 30 Ağustos’taki kazandığı zaferin ne anlama geldiğini öğrenmek de istemez.
O nedenle Türkiye Cumhuriyeti temelinin atıldığı“Büyük Taarruzun” 95. Yıldönümünü kutladığımız bugün, Dumlupınar’da kazanımları uzun uzun yazmayacağım.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün asker ve sivil yaşamının vazgeçilmez koşulu uygarlık yolunda yürümek ve başarılı olmak prensiplerini anlatmayacağım. Büyük zaferden 2 yıl sonra 30 Ağustos 1924’de Dumlupınar’da yaptığı Türkiye Cumhuriyeti Devleti kadar Türk ulusuna egemenliği kazandırmasını öne çıkaran
konuşmasından bahsetmekle yetineceğim.
Türk Ordularının Başkomutanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin mimarı büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, 93 yıl önce bugün Dumlupınar’da bakın ne diyor, “Ulusal tarihimiz çok büyük, parlak zaferlerle doludur. Ama Türk Ulusunun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir akım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum.Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır.”
Büyük zaferin 95. Yılında, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah arkadaşlarını, her cephede kan akıtan, can veren Mehmetçiği, savaşı kazanan ve cumhuriyeti kuran çilekeş Anadolu halkını rahmet ile şükran ile minnet ile anıyorum. Nur içinde yatsınlar.
30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlu Olsun.
VALİ AKSOY’UN İLK TÖRENİ
30 Ağustos Zafer Bayramının 95. yıldönümünü kutlarken Vali Hüseyin Aksoy’un da Kocaeli’de ilk resmi töreni olacak.
Sayın Vali, bugün saat 9.00’da Saray Yokuşundaki Atatürk Anıtına çelenk koyup saygı duruşunda bulunacak.
Saat 9.40’da Valilik Karamürsel Alp toplantı salonunda tebrikleri kabul edecek.
Saat 10.00’da Valilik A Kapısı önünde Zafer Bayramı Törenine katılacak.
Saat 20.00’de Başiskele The Ness Hotel’de resepsiyon düzenleyecek.
Vali Aksoy’un bu ilk resmi töreninde zaman tünelinde önceki bayramlara yolculuk yapmak istiyorum.
Bugün çelenk konularak saygı duruşunda bulunulacak Atatürk Heykeli, Cumhuriyetin 10. yıldönümü olan 1933 de açıldı.
Saray Yokuşunda Saat kulesinin bulunduğu parkın önündeki heykel, Kocaeli Valiliği eski binası bahçesindeki Atatürk Heykeli yapılıncaya kadar törenlere ev sahipliği yaptı.
Eski Valilik binasının yapıldığı 1978 yılından yıkıldığı 5 Ağustos 2015 tarihine kadar tören yeri olarak Atatürk heykelinin bulunduğu valilik bahçesi kullanıldı.
Valilik binasının yıkılmasının ardından çelenkler, 37 yıl aradan sonra tekrar Saray Yokuşunda 1933 yılında yapılan Atatürk Heykeline konmaya başladı.
Buradan önceki Vali Hasan Basri Güzeloğlu’na yaptığım ama ilgi görmeyen çağrıyı Sayın Vali Hüseyin Aksoy’a da yapmak istiyorum.
Sayın Vali; Kocaeli Valiliği, eski binasının yıkılması sonrası mevcut komplekse taşındı.
Bahçesindeki Atatürk Heykeli ise sökülerek Büyükşehir Belediyesi depolarında korumaya alındı.
Önceki Valilerden Ercan Topaca’nın yeni binanın 19 bin metre karelik açık alanına düşündüğü Atatürk Heykelinin de bulunacağı tören alanı projesini Vali Güzeloğlu iptal etti.
38 bin metrekarelik valilik kompleksine köy okullardakine benzer bir Atatürk büstü yerleştirerek valilik bahçesinin tören alanı olarak kullanılmasını yasakladı.
Umarım Valilik Kompleksinin bahçesine Kocaeli’ye ve valiliğe yakışır bir Atatürk Heykelini yaptırmak size nasip olur.
Ve ilk töreninizde yer sorunu ile ilgili aksaklıkları ve sorunları görür gereğini yaparsınız.
Selçuklu ve Osmanlı mimarisini yansıtan saray görünümündeki Valilik Kompleksi bahçesine Cumhuriyet’i simgeleyen öğelerin de yer alacağı Atatürk Heykeli çok da yakışır diye düşünüyorum.
KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ(KOÜ)
DİKEY Mİ YATAY MI BÜYÜYOR
Kocaeli Üniversitesi kuruluşu resmi kayıtlarda 1992 yazmasına rağmen temeli1976’da “Kocaeli Meslek Yüksekokulu” ile atıldı.
1976-1981 yılları arası yaklaşık 6 yıl müdürlüğünü yaptığım “Kocaeli Meslek Yüksekokulu” ile aynı yıl açılan “Kocaeli Devlet Mühendislik Akademisi”
1982’de YÖK’ün kurulmasının ardından “Yıldız Teknik Üniversitesi”bünyesinde eğitim-öğretimini sürdürdü.
Bu 2 yükseköğretim kurumu 11 Temmuz 1992 tarihinde 3837 sayılı yasa ile kurulan “Kocaeli Üniversitesine” bağlandı.
Kocaeli Üniversitesi’nde kuruluşundan buyana görev yapan yöneticiler resmi kuruluşu 1992 olan Kocaeli Üniversitesi’nin ilk harcının 1976 yılında “Kocaeli Meslek Yüksekokulu” ile atıldığını kabul etmeseler de gerçek bu.
Bugün kayıtlı ve mezun en çok öğrencisi bulunan iki kurumdan Mühendislik Fakültesi ile Kocaeli Meslek Yüksekokulunun kuruluşu 1992 değil 1976, 25 yıl önce değil 41 yıldır yıl önce açıldı böyle biline.
Gelelim bugüne. Kocaeli Üniversitesi bünyesinde;14 ayrı yerleşkede 16 fakülte, 3 enstitü, 2 yüksekokul, 21 meslek yüksekokul, 1 konservatuar bulunuyor.
Yaklaşık 90 bin öğrenci öğrenim görüyor, 2 binden fazla öğretim eleman görev yapıyor, 3 bine yakın personel çalışıyor.
4 ve 2 yıllık okul, öğrenci, hoca ve çalışan sayısına baktığımızda büyük ve saygın bir aile.
Rektör Prof. Dr. Sadettin Hülagü’nüngeçtiğimiz günlerde sosyal medyada paylaştığı “Kocaeli Üniversitesi Mezunları” sayıları da bu tezi doğruluyor.
Sadettin Hocanın verdiği rakamlara göre, Kocaeli Üniversitesi bugüne kadar toplam 185 bin 142 mezun vermiş.
Rakamlara baktığımızda; 1976 yılında açılan ve eğitim-öğretime 1992’de Kocaeli Üniversitesi bünyesinde devam eden Kocaeli Meslek Yüksekokulu 23 bin 918 ve Mühendislik Fakültesi 23 bin 530 mezun ile ilk sırayı aldığını görüyoruz.
KOÜ mezunlarının 76 bin 845’i fakültelerden, 98 bin 864’ü meslek yüksekokullarından, 3 bin 409’unun yüksekokullardan, 5 bin 949’u enstitülerden, 75’i konservatuvardan mezun olmuş.
Son bir ayrıntı; KOÜ mezunlarının 105 bin 883’ü erkek, 79 bin 259’u kız.
Sonuç; Mevcut ve mezun öğrenci sayıları ile saygın, deneyimli, başarılı bilim insanlarından oluşan öğretim kadrosunu dikkate aldığımızda üzülerek söylemek zorundayım ki, Kocaeli Üniversitesi olması gereken yerde değil.
Kayıt yaptıran öğrencilerin LYS taban puanları ile mezunların iş bulma oranlarına baktığımızda; Tıp, Diş Hekimliği, Eğitim (İngilizce, okul öncesi, sınıf, rehberlik) Fakülteleri ile atçılık meslek yüksekokuludışında Kocaeli Üniversitesine fazla rağbet yok.
URAP’ın açıkladığı üniversiteler sıralaması ve mezunların işe girme sayıları ise Kocaeli Üniversitesi’nin “dikey” değil de “yatay” büyüdüğünü gösteriyor.
Peki çözüm ne? Çözüm, Kocaeli Üniversitesi mevcudunun ve mezunlarının yarıdan fazlasını oluşturan 2 yıllık meslek yüksekokullarını masaya yatırmak.
Mühendislik fakültesinin 14 bine bulan öğrenci sayısını azaltmak.
En önemlisi de daha fazla ücret almak için hocaların tercihi ikinci öğretim (gece eğitimi) yapan okulların başarıları ile sadece gündüz eğitimi yapan okulların performanslarının, başarılarının gözden geçirilmesi.
Yorum yazarak Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bizim Yaka Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.