Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan
Hayrullah Demiray
21 Temmuz 2012 tarihli yazısı
Biz Müslümanlar için ramazan ayının hayatımızda ayrı
bir yeri vardır. Çocukken başlar o heyecan ve hayat boyu devam eder. İşte yine
ramazan aylarından birine giriyoruz. Hem nefislerin terbiye edildiği hem de
insanların birçok konuda kendilerini hesaba çektiği bir aya bugün girmiş
bulunuyoruz.11 ayın Sultanı Ramazan ayının tüm İslam Alemine ve insanlığa hayır
getirmesini temenni ediyorum.
Bu ay müstesna bir ay olduğundan bizler de kendimizi
bir kez daha sorguya çekeriz. Bu ayda inanları daha iyi anlamak için vaktimiz
olur. Bizim toplumumuzda yardımlaşma her zaman önemlidir ama ramazan ayında
yardımlaşma daha bir öneme sahip oluyor. Bu sene bu yardımlaşmanın daha da
farklı şekilde yapılacağı düşüncesindeyim. Yalnız gözden kaçırılmaması gereken
bir şey var. Böyle önemli ay, gün ve gecelerde insanların dini duygularını
sömüren, tabiri caizse “sahtekar” dediğimiz kişiler çıkabilir. Bu sahtekarlara
karşı önlem almalıyız. Bence öncelikli olarak insan kendi yakınlarından
başlamalı yardıma, kendi yakın çevresindeki düşkünlere ve yaşlılara uzatmalı
yardım elini. Bunu yaparken de o insanları incitmemeliyiz. Geçmişe baktığımızda
İslam âlimleri ve atalarımız yardımlarını itina ile gizli şekilde yapmıştır.
Bazen örnek olmak adına bazı şeyler halka gösterilebilir ancak; ben, çoğu zaman yardım edilen insanların deşifre
edilmemesi kanaatindeyim.
Toplum içerisinde her zaman gerçek anlamda ihtiyaç
sahipleri vardır ki bunlar, mutlak suretle sosyal devlet olmanın gereğidir. Bu
insanlara yardımcı olmak, bugün her ne kadar bu devletin görevi de olsa, aynı
zaman da insan olarak, bizlerinde görevi olduğunu düşünüyorum.
Zenginle fakirin yakınlaşmasını sağlayan ve aynı
sofra da iftar yapan insanları görebileceğimiz bir aydayız. Diğer aylar da da bunu
görmek mümkün fakat bu ayda olması aslında bizleri çok fazla düşündürüyor. Bazı
lüks yerlerde lüks şekillerde, bin bir çeşit ürünün yer aldığı bir kuş sütünün
eksik olduğu, sözde iftarlardan kaçınılması gerekmektedir. Çünkü böyle bir
anlayış ne insanlığa ne de dinimize sığmaz.
Bence, bu ay içerisinde insanlar gündüzleri kendi
kendine bir muhasebe yapmalı ve aç kalmanın ne demek olduğunu bir an olsun
anımsamalıdır. İşte böyle bir durumda aç olan, belki de bir dilim ekmeğe muhtaç
olan insanları arayıp bulmamız gerekmektedir. Aslında bu, sadece bu aya özel
bir şey olmamalıdır. Her zaman ihtiyaç sahibi insanları arayıp bulmamız ve
onlara yardımcı olmak gerekir ama bu ay da bu durum, daha da önem arz
etmektedir.
Bu mübarek ayın getirdiği tüm güzelleri birlikte
paylaşmalı ve insanlar arasında ki sohbetin, dostluğun, sevginin, kardeşliğin
ve birlik olmanın daha da doruğa çıktığı bir ay olmasını temenni ediyorum.
İnsanlar arasındaki husumetlerin kalktığı ve insanların sadece Allah rızasını
gözeterek yardım ettiği bir Mübarek Ramazan-ı Şerif daha atlatırız ve inşallah
Rabbim bizleri Bayrama da ulaştırır. Tekrar tüm okurlarımızın ve İslam Aleminin
Ramazan-ı Şerifi Mübarek olsun.
Saygılar sunuyorum…
Umut tacirliğini bırakın!
Tahir başkan gönüllere girmeyi başardı
Beyler kendinize gelin
Siyaseti nasıl bir gelecek bekliyor
Makamlar kalıcı, insanlar geçici unutmamak lazım!
Didem hanıma yapılan saldırı kabul edilemez
Tahir hocamın etrafını açın!
Yediğiniz haltları böyle saklayamazsınız!
AK Parti’de dava değil koltuk devri
Tahir Başkan Büyükşehir’e heyecan katacak
Tüm Yazılarını Listele